Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Şimal Akım doğalgaz boru hattında kullanılan bazı türbinlerde mesele yaşandığını belirterek, “Ülkemize yönelik yaptırımlar durumu daha karmaşık hale getiriyor” dedi.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, başkent Moskova’da gazetecilere gündemdeki çeşitli mevzulara ilişkin değerlendirmelerde bulunmuş oldu.
Şimal Akım boru hattında yaşanmış olan sorunlarla ilgili Gazprom’un teknik mevzulara dair izahat yapacağını bildiren Peskov, “Hatta kullanılan türbinlerle ilgili problemler var. Bakıma giden bir türbin geri dönmedi, kurulumu yapılmadı sadece yolda. Umuyoruz kurulumu gecikmeden kısa sürede gerçekleşir.” diye konuştu.
“Mevzu hakkında emekler devam ediyor”
Hatta kullanılan başka türbinlerde de problemler bulunduğunu aktaran Peskov, Gazprom’un mevzu hakkında emekler yürüttüğünü söyledi.
“Ülkemize yönelik yaptırımlar süreci zorlaştırıyor”
Peskov, Rusya’ya yönelik yaptırımların süreci zorlaştırdığını vurgulayarak, “Ülkemize yönelik yaptırımlar durumu daha karmaşık hale getiriyor. Yaptırımlar olmasaydı hattaki tüm bakımlar düzgüsel şekilde yapılırdı ve bu duruma gelinmezdi.“ dedi.
Gazprom, Siemens’e ilişik bir türbinin Kanada’da meydana getirilen bakımlarının peşinden Rusya’ya geri teslim edilmediği nedeni öne sürülerek Şimal Akım üstünden doğalgaz sevkiyatını 15 Haziran’da yüzde 60 düşürmüştü.
Gazprom’dan dün meydana getirilen açıklamada da Şimal Akım’daki bir türbinin daha durdurulmasına karar vermiş olduğu, 27 Temmuz’dan itibaren Portovaya kompresör istasyonu üstünden günlük azami 33 milyon metreküp doğalgaz sevk edilebileceği duyurulmuştu.
Rusya ile İsrail içinde “İsrail Yahudi Ajansı” polemiği
Rusya Hakkaniyet Bakanlığının, İsrail Yahudi Ajansı (JAFI) temsilciliğinin tasfiyesi için mahkemeye başvurmasını da değerlendiren Peskov, “JAFI’nın Rus mevzuatına uyumluluğu mevzusunda sual işaretleri var ve bu durumu siyasileştirmemek, Rusya-İsrail ilişkilerine yansıtmamak gerekir.“ diye konuştu.
AA’nın haberine nazaran, İsrail Başbakanı Yair Lapid, Moskova’nın, JAFI’nın Rusya’daki temsilciliğinin tasfiyesi yönündeki talebinin “İki ülke arasındaki ilişkileri etkileyeceğini“ belirtmişti.