Ağrı kesiciler, antibiyotikler, hipertansiyon ilaçları… Bazı ilaçlara yaş ilerledikçe bilhassa dikakt etmek gerekiyor. İşte 50 yaşından sonrasında dikkatli kullanılması ihtiyaç duyulan 5 ilaç.
İlaçların hepsinin yan tesirleri vardır. Bu yan etkilerin sayısı azca ya da oldukça olabilir ve hafiften ciddiye kadar değişebilir. Yaş ilerledikçe vücudun fizyolojisi ve metabolizması da değişmiş olur. Yaşlandıkça vücut, belirli ilaç sınıflarına karşı daha savunmasız hale gelebilir.
50 yaşından itibaren belirli ilaçlar dikkatli kullanılmalıdır, bu sebeple bu yaşlarda vücut belirli ilaç sınıflarına karşı daha savunmasızdır. Sebebi basittir, vücut yaşlanır ve vücudun bazı mühim işlevleri değişmiş olur. Mesela böbrekler ve karaciğer tarafınca belirli ilaçların yada toksinlerin atılması işlevleri değişmiş olur.
Bu, ilacın etkinliği üstünde ve hem de yan etkisinde bırakır üstünde de değişikliklere niçin olur.
İşte 50 yaşından sonrasında dikkatli kullanılması ihtiyaç duyulan 5 ilaç:
Antiinflamatuar ilaçlar
Diklofenak, İbuprofen, Ketoprofen… Steroid olmayan antienflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) yaygın olarak kullanılmaktadır. Bunlar 50 yaşın üstündeki kişiler tarafınca yaygın olarak kullanılan ağrı kesicilerdir. Ve bir çok reçetesiz alınabilir.
Bu ilaç sınıfı, yaşla beraber artan ülser ve sindirim sisteminde kanama riski taşır. Ek olarak tansiyonu yükseltebilirler. Günde maksimum üç gramlık günlük doza uymak koşuluyla, parasetamol şeklinde öteki düşük riskli ağrı kesicilerin tercih edilmesi önerilir.
Doktorunuz bir NSAID reçete ederse, tansiyonunuzu izleyin ve sindirim sisteminizi korumak için bu tedaviyi doktorun önerilerine uyarak tamamlayın.
Kan sulandırıcılar
Bu ilaçlar kan pıhtılarının oluşmasını önlemek için kullanılır. Bundan dolayı, mesela bir ameliyatla bağlantılı geçici hareketsizlik ve kalp ritmi bozukluğu olan kişilere reçete edilirler. Sadece bu ilaçlar, bilhassa de varfarin içerenler, artan kanama riski taşırlar, bu da yaşlandıkça daha çok kaygı deposu olur. Pıhtılaşmayı engelleyici etkisiyle bu ilaçlar kanamaya zemin hazırlar.
Zira düşme riski yaşlandıkça artar ve düşmeden kaynaklı kanamalar bu ilaçlar sebebiyle artar. 65 yaşından itibaren her üç kişiden birinin yılda minimum bir kez düşmüş olduğu tahmin edilmektedir.
Bu tür bir ilaç kullanımı kesinlikle hekim kontrolünde olmalıdır.
Hipertansiyon ilaçları
Yüksek gerilim, kısaca hipertansiyon ilaçları alıyorsanız, bu tarz şeyleri kesinlikle hekim kontrolünde aldığınızdan güvenilir olun. Ek olarak otururken ve ayakta dururken tansiyonunuzu tertipli olarak ölçün. Bu ilaçlar ihtimaller içinde bir ortostatik hipotansiyonu tetikleyebilir. Ayağa kalkarken tansiyonda meydana gelen aşırı düşüş, bilhassa 65 yaşından sonrasında düşme ve kırık riskini artırır.
50 yaşından sonrasında bu gerilim ilaçlarını almak tansiyonunuzun oldukça fazla düşmesine niçin olabilir. Tansiyondaki bu düşüş, kaza riskini, düşme ve kırılma riskini artırır.
İdrar sökücüler
İdar sökücüler kısaca diüretik ilaçlar hem de yüksek tansiyona karşı da kullanılmaktadır. Sadece hipokalemi olarak da adlandırılan potasyum kaybı riski taşırlar. Kandaki potasyum seviyesinin izlenmesi bu ilaçlar kullanılırken dikkatsizlik edilmemelidir.
Diüretikler vücudun daha azca su tutmasını sağlar. Bu durum bilhassa 50 yaşından sonrasında vücutta potasyum yitirilmesine niçin olabilirler. Kas zayıflığı görülebilir.
Hipnotikler
Daha yaygın olarak uyku hapları olarak malum bu ilaçlar, başta uykusuzluk olmak suretiyle uyku bozukluklarını tedavi etmek için kullanılır.
Zolpidem, eszopiklon yada zaleplon şeklinde hipnotikler uykusuzluk için reçete edilir. Mesele, 50 yaşından sonrasında bilişsel bozukluklar, kafa karışıklığı, düşme ve kırık riskini artırmalarıdır.
Bundan dolayı bir tek kısa bir süre için alınmaları gerekir ve alternatiflerin bulunması tercih edilir. Bilhassa uykusuzluğun sebebini bulmak, uyku hijyeni önlemlerini almak ve uyku bozukluklarına karşı oldukça etkili olan terapi almak gerekebilir.